Ev alma süreci kimi zaman ev arayanları yorabilir. Evin konumu, büyüklüğü, binanın durumu, oda sayısı, ısı türü gibi sayısız etken, ev seçme aşamasında insanları zorlayabilir. Ancak böylesi zor durumlarda devreye emlakçılar girer ve süreç büyük ölçüde hızlanır. İstenilen lokasyon ve ev bilgilerinin söylendiği emlakçı size en uygun evi bulur ve gösterir. Ev sahibi ile kiracı ya da ev satan ve ev alan arasında köprü görevi gören emlakçılar, bir nevi arabuluculuk sorumluluğunu üstlenir. Elbette bu emeğin bir karşılığı olmalıdır ve devlet de emlakçıların emeklerinin karşılığı için bir komisyon kanunu düzenlemesi yapmıştır. Resmi Gazete’de bildirilmiş Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelik, sürecin tamamına kanuni kaynaklık eder.
Emlakçı Komisyonu
Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelik üzerinde yapılan son değişiklikle beraber komisyon oranlarının azaldığı görülür. Buna göre; taşınmazı satın alan ile satan taraflardan her biri, emlakçıya en fazla satış bedelinin yüzde 2’si kadar komisyon verebilir. Yani emlakçının alacağı toplam komisyon, satış bedelinin yüzde 4’ünü oluşturur. Ancak KDV miktarı bu hesaplamaya dahil değildir, bu yüzdelik dilimlere ek olarak yüzde 18’lik KDV miktarı da tahsil edilir. Düzenlemeden önce satın alan ile satan tarafların verdiği komisyon bedeli yüzde 3’er olarak belirlenmişti ancak düzenlemeden sonra bu komisyon bedeli düşürüldüğü görülüyor. Satın alımlarda yapılan işlemler yukarıdaki gibiyken kiralama işlemlerinde farklı bir süreç işlenir. Emlakçı, taşınmazın kiralanmasında en fazla bir aylık kira miktarı kadar komisyon alabilir. Satın alımlarda komisyon her iki taraf için de zorunluluk teşkil ederken kiralama işlemlerinde komisyon bedeli kiracı tarafından ödenir. Kiralama ya da satın alma sürecinde emlakçıdan ya da gayrimenkul danışmanından yardım alınmasına karşın komisyon ödemek istenmediği durumlar için de kanunda belirtilen yükümlülükler uygulanır. Yönetmeliğe göre emlakçıya hizmet bedelinin ödenmesi bir zorunluluktur.
Emlakçı Komisyonu Nasıl Hesaplanır?
Yukarıda da detaylı bir şekilde açıklanan emlakçı komisyonunun hesaplaması için de şu şekilde bir örnek verilebilir: Taşınmazın bedelinin 300 bin TL olduğunu varsayalım. Bu 300 bin TL tutarındaki değerin yüzde 2’lik oranı 6 bin TL’ye denk düşer. 6 bin TL’nin de yüzde 18’lik KDV oranı ise 1080 TL’dir. Buna göre; taşınmazı satın alan için 7080 TL ve satan için de 7080 TL değerinde emlakçı komisyon bedeli ortaya çıkar. Yani emlakçının alacağı toplam komisyon miktarı 14 bin 160 TL’dir. Taşınmazların kiralanmasında ise böylesi bir hesaplamaya gerek yoktur. Taşınmazın bir aylık kira bedeli ne ise emlakçının hizmet bedeli de odur. Ödenmeyen komisyon ve hizmet bedelleri için yasal işlem başlatılabilir.
Taşınmazı Satın Aldıktan Sonra Yapılması Gerekenler: DASK
Taşınmazın satın alınmasının ardından zorunlu deprem sigortası gibi kanuni zorunlulukların da yerine getirilmesi gerekir. Deprem sırasında ya da deprem nedeniyle oluşan sel, yangın, tsunami gibi faaliyetlerin sebebiyet verdiği maddi hasar, DASK sayesinde teminat altına alınır. Poliçede belirtilen limitler doğrultusunda ödenen nakdi miktar, maddi hasarın karşılanması için bir teminattır. DASK kanuni bir zorunluluktur ancak zorunlu deprem sigortasının önemi, zorunluluğundan bağımsız bir dereceye sahiptir. Özellikle fay hatları üzerinde bulunan ve deprem riskinin çok olduğu yerlerde daha da hayati bir teminat haline gelen zorunlu deprem sigortaları, bu sebepten ötürü taşınmazın satın alınmasının hemen ardından yaptırılmalıdır. Avantajlı ödeme seçenekleri gibi opsiyonlar da bu işlemi epey kolaylaştırır. Böylece sahip olduğunuz taşınmazları güvence altına alabilir, deprem gibi olası afetlerde hem sizin hem de sevdiklerinizin zarar görmesini engellersiniz.