Aktif bir deprem bölgesi üzerinde bulunan Türkiye için deprem riskleri ve tehlikelerini gösteren deprem haritaları önemli bir referans kaynağıdır. Türkiye deprem haritaları ile ilgili bilgi sahibi olmak, yaşadığınız bölgedeki fay hatlarını ve bunların tehlike değerlerini bilmek; gerekli önlemleri almak açısından değerlidir. Güncel Türkiye Deprem Tehlike Haritası ve Bina Deprem Yönetmeliği 18 Mart 2018 tarihinde 30364 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanmış olup 01.01.2019 tarihinde uygulamaya girmiştir. İşte Türkiye deprem haritası ile ilgili merak edilenler!
Türkiye Deprem Tehlike Haritası
Güncel Türkiye deprem haritası, 2018 yılında yenilenmiş ve 1 Ocak 2019 tarihinde yürürlüğe alınmıştır. Türkiye deprem risk haritalarının amacı, ülkemizin farklı bölgelerindeki deprem tehlikesini yer ivmesi ve zemin hareketleri detaylarıyla göstermek ve bina tasarımında kullanılacak parametreleri belirlemektir. Türkiye deprem haritalarında her yer için ayrı bir tehlike seviyesi hesaplanır ve zemin hareketi ivmesi kullanılarak farklı seviyelerde riskler belirtilir. Deprem haritası özellikle yapı mühendisliği ve şehir planlamasında kullanılır. Özellikle deprem bölgelerindeki yerleşim planını deprem haritalarına göre düzenlemek, afet müdahale planlarını hazırlamak temel deprem önlemleri alabilmek açısından son derece önemlidir.
Deprem Neden Olur, Nasıl Oluşur?
Türkiye, deprem kuşağında yer alan ülkelerden olduğu için deprem nedir, nasıl oluşur gibi sorular sıklıkla merak edilir. Halk tabiriyle zelzele olarak da isimlendirilen deprem, yer kabuğunda aniden çıkan enerjinin sismik dalgalanmalara dönüşmesi ve söz konusu dalgaların da yeryüzünde sarsıntı oluşturması şeklinde ifade edilir. Fakat depremin yeryüzünde hissedilebilmesi için belli bir büyüklüğe ve yakınlığa sahip olması gerekir. Deprem nasıl oluşur sorusunun yanıtına gelin yakından bakalım! Yerkabuğunu oluşturan levhalar, Astenosferde yer alan konveksiyon akımlar sebebiyle sıklıkla hareket halindedir. Meydana gelen bu hareket sonucunda da yerkabuğundaki levhalar birbirini iter ya da birbirlerinden ayrılır. Söz konusu bu olay ise depreme neden olur. Elastik Sıçrama teorisi ile açıklanabilen deprem oluşumu zaman içerisinde oluşan deformasyon birikiminin, elastik bir biçimde enerjiyi depolaması ve bu birikimin de fay düzlemindeki sürtünme kuvvetini yenerek hareket oluşturması şeklinde ifade edilir. Bu hareketler, fay çizgisinin iki tarafında da yer alan kayaç blokların birbirine değmesi beklenmedik bir anda kırılarak yer değiştirmesi şeklinde de açıklanır. Depremler, Tektonik, Volkanik ve Çöküntü Depremler şeklinde türlerine de ayrılmaktadır. Yeryüzünde görülen depremlerin %90’ının ise Tektonik Deprem olduğu belirtilir.
Türkiye Deprem Haritası ile Risklere Yakından Bakalım
Türkiye’de art arda yaşanan şiddetli depremler, ülkede hangi bölgelerin risk taşıdığıyla ilgili merak uyandırır. Yaşanan yıkımların daha büyüklerinin olmaması için de hemen herkes, ihtiyaç duyulan iyileştirmeler için ilk adımı atmaya koyularak deprem haritası araştırmalarına yönelmiştir. Peki ülkemizin deprem haritası incelendiğinde, en riskli deprem bölgeleri nereler? Batı Anadolu ile Kuzey ve Doğu Anadolu Bölgeleri’ndeki fay haritası içerisinde kalan Türkiye’de, özellikle de farklı şehirde yaşanan depremin yakınındaki iller tarafından hissedilmesi endişeye neden olur. Söz konusu durumun tek açıklaması ise fay hatları arasındaki bağlantılar şeklinde ifade edilir. Türkiye fay haritası baz alındığında ülkedeki riskli bölgeler 5 gruba ayrılırken, bu gruplardan 1’inci sırada yer alanı yüksek riskli, 5’inci grupta yer alan bölge ise düşük riskli olarak belirtiliyor.
Düşük Riskli Deprem Bölgeleri: Türkiye deprem haritası incelendiğinde deprem riskinin en az olduğu gruplar olan 4’üncü ve 5’inci grupta yer alan iller şu şekilde: Sinop, Giresun, Trabzon, Rize, Artvin, Kırklareli, Ankara, Edirne, Adana, Nevşehir, Niğde, Aksaray, Konya ve Karaman.
Orta Riskli Deprem Bölgeleri: Türkiye’deki fay hatları incelendiğinde 3’üncü grupta yer alan iller şunlar: Eskişehir, Antalya, Tekirdağ, Edirne, Sinop, İstanbul, Kastamonu’yu, Ordu, Samsun, Giresun, Artvin, Şanlıurfa, Mardin, Kilis, Adana ve Gaziantep’in de bazı bölgeleri ve Kahramanmaraş, Sivas, Gümüşhane, Bayburt, Kayseri, Yozgat, Çorum, Ankara, Konya, Mersin ve Nevşehir. Deprem riski açısından ikinci grupta yer alan iller ise şu şekilde: Tekirdağ, İstanbul (1 ve 2. Bölge), Bitlis, Kahramanmaraş, Van, Adıyaman, Şırnak başta olmak üzere, Zonguldak, Tekirdağ, Afyon, Samsun, Antalya, Erzurum, Kars, Ardahan, Batman, Iğdır, Elazığ, Diyarbakır, Adana, Eskişehir, Malatya, Kütahya, Çankırı, Uşak, Ağrı ve Çorum.
Yüksek Riskli Deprem Bölgeleri: Türkiye deprem haritası incelendiğinde, deprem riskinin yüksek olduğu birinci gruptaki iller şu şekilde sıralanabilir; İzmir, Balıkesir, Manisa, Muğla, Aydın, Denizli, Isparta, Uşak, Bursa, Bilecik Yalova’yı, Sakarya, Düzce, Kocaeli, Kırşehir, Bolu, Karabük ve Hatay, Bartın, Çankırı, Tokat, Amasya, Çanakkale, Erzincan, Tunceli, Bingöl ve Muş, Hakkari, Osmaniye, Kırıkkale. Deprem bölgeleri ile ilgili daha detaylı bilgiyi Türkiye Deprem Bölgeleri başlıklı yazımızda bulabilirsiniz.
İstanbul Deprem Haritası
Türkiye deprem haritası kadar merak edilen İstanbul deprem haritası kritik bir öneme sahiptir. Ülke nüfusunun önemli bir kısmının yaşadığı İstanbul, 3 büyük fay hattı içerisinde bulunur. İstanbul, risk açısından hem ikinci hem de üçüncü grupta yer alan ve deprem riski yüksek olan illerin başında gelir. Kuzey Anadolu Fay hattı üzerinde bulunan İstanbul’un deprem haritası incelendiğinde şehrin riskli bölgelerini düşük, orta derece ve yüksek olmak üzere 3’e ayırabiliriz.
İstanbul'da Deprem Açısından Düşük Riskli İlçeler: Şehirde düşük deprem riski taşıyan ilçe ve semtlerin arasında Darıca, Pendik, Kartal, Kadköy, Ümraniye, Üsküdar, Çengelköy, Erenköy, Suadiye, Şile, Polonezköy’ü, Altunizade, Eminönü, Adalar, Rumelihisarı, İçerenköy, Beşiktaş, Nişantaşı, Sarıyer, İstinye, Kağıthane, Gültepe, Arnavutköy, Levent, Şişli ve Taksim ilçeleri yer alır.
İstanbul'da Deprem Açısından Orta Derece Riskli İlçeler: İstanbul deprem bölgeleri içerisinde orta derece deprem riski taşıyan ilçeler, Beşiktaş, Tarabya Çukuru, Üsküdar Çukuru, Çayırbaşı Çukuru, Tophane, Ortaköy’ün dolgu kesimleri, Alibeyköy, Kadıköy Kurbağalıdere, Moda’nın denize bakan kısmı, Fatih, Topkapı, Silivri, Gümüşyaka olarak sıralanır.
İstanbul'da Deprem Açısından Yüksek Riskli İlçeler: Şehirdeki fay hatlarından yola çıkarak İstanbul deprem risk haritası incelendiğinde, şehirdeki yüksek riskli ilçelerin başında ise Zeytinburnu, Florya, Küçükçekmece kıyıları, Ispartakule, Esenkent, Avcılar, Ambarlı ve Haramidere gelir. Fay haritalarından yola çıkarak şehirde özellikle Avrupa Yakası’ndaki deprem riskinin Anadolu Yakası’na kıyasla fazla olduğunu ve yaka içerisinde de Avcılar ilçesinin sahip olduğu zemin nedeniyle yoğun risk taşıdığını söylemek mümkün.
Türkiye'de Yaşanmış En Büyük Depremler
Türkiye, coğrafi konumu nedeniyle 1500’lü yıllardan bu yana çeşitli zaman aralıklarında şiddetli depremlerle sarsılmıştır. Bunlardan ilk bilineni 1509 yılında gerçekleşmiş ve ‘Küçük Kıyamet’ olarak isimlendirilmiştir. 130 bin kişinin hayatını kaybettiği bu depremin ardından ise Türkiye, 27 Aralık 1939 tarihinde Erzincan’da meydana gelen ve 33 bin kişinin hayatını kaybettiği 7.9 büyüklüğündeki depremle sarsılmıştır. Aradan geçen 60 yıl sonunda ise 17 Ağustos 1999 günü, merkez üssü Gölcük olan 7.4 büyüklüğündeki deprem, 17 bin 118 kişinin hayatını kaybetmesine neden olmuştur. Kuzey Anadolu Fay Hattı, Doğu Anadolu Fay Hattı ve Batı Anadolu Fay Hattı’nın geçtiği Türkiye, son 1 yıl içerisinde 2 kez büyük depreme tanık olmuştur. 24 Ocak 2020 tarihinde 6.8 şiddetindeki Elazığ Sivrice depreminin ardından, son olarak 30 Ekim 2020 günü saat 14:51’de 16 saniyelik süren 113 kayıplı 6.9 büyüklüğündeki sarsıntı da, ülkemizin deprem kuşağında yer aldığını bir kez daha hatırlatmıştır.
DASK (Zorunlu Deprem Sigortası) Yaptırmayı İhmal Etmeyin!
Şehirleşmenin her geçen gün yaygınlaştığı Türkiye’de, her ne kadar yapılan birçok bina yeni olsa da zemin etüdü, dayanıklılık ve pek çok etken de deprem konusunda şehirdeki riski artırıcı güce sahiptir. Aslında çok dayanıklı duran binalar da bu nedenle, şiddetli bir deprem olduğunda toz bulutuna dönmekte ve ne yazık ki çok sayıda insanın hayatını kaybetmesine, çok sayıda kişin de evsiz kalmasına neden olmaktadır. Depreme karşı alınabilecek önlemlerin başında deprem sigortası gelir. Depremin sebep olduğu maddi hasarların ödenmesini sağlayan zorunlu deprem sigortası (DASK) devlet tarafından yapılan kanuni düzenleme ile konutlar için zorunlu tutulmuştur. Böylelikle DASK ile depreme ve deprem kaynaklı doğal afetlere karşı maddi güvenceniz olabilir. Çok geç olmadan deprem ve deprem nedeniyle oluşan maddi zararlara (yangın, tsunami, yer kayması, patlama) karşı güvence altında olmak için Generali Sigorta ayrıcalığıyla DASK yaptırabilirsiniz. DASK başvurusu için gerekli olan adres kodunuzu henüz bilmiyor musunuz? DASK adres kodu sorgulama sayfamızdan hemen öğrenin!